Gemi

0
175

Tarihi belge ve bilgiler ancak M.Ö. 3000’inci yıllara ait gemi ve gemi yapımından bahsetmektedir. Bu tarihi araştırmalardan çıkarılan bilgilere göre, ilk tekneler ağaç gövdelerinden oyulmak suretiyle yapılmıştır. Daha sonraları ağaçtan yapılmış kaburgalar üzerine deriler (postlar) sarılarak veya çeşitli ağaç lifleri ile kapatılarak imal edilmiştir. Teknelerde hareket vasıtası olarak kürekler kullanılmıştır. Önceleri tek olarak kullanılan kürekler, sonraları iki veya çok sayıda olmak üzere arttırılmıştır. Kürekler, rüzgarın itici güç olarak kullanılmaya başlamasından sonra da uzun zaman önemini korumuştur.

İlk yelkenlinin, Nil Nehrinde kullanıldığı söylenmektedir. Uzun zaman ticaret gemilerinde esas hareket sistemi yelken, yardımcı hareket sistemi olarak da kürek kullanılmıştır. Savaş maksatlı gemilerde bu durum tersine idi.

Akdeniz’de ticaret maksatlı ilk büyük yelkenli gemiler (üç direkli) 18. yüzyılda görülmeye başlanmıştır. Amerika’nın keşfiyle, büyük gemilerin yapılması önem kazanmış, devletler gemi inşasını desteklemiştir. İspanyollar büyük ve gösterişli gemiler yaparken, İngilizler küçük gemiler inşa etmişlerdir. Akdeniz’de denizci milletlerden bazıları hem yük, hem de yolcu taşıyan gemiler yapmışlardır. Bu tip gemilere o zamanlar “gali” adı veriliyordu.

On sekizinci yüzyılın ortalarına kadar kadırga denilen harp gemileri varlıklarını sürdürdü. Yelkenli gemiler 19. yüzyılın ortalarında en mükemmel şekline ulaştı. Bu arada, Osmanlı Devletinin de önemli ticari ve askeri gemi filosuna sahip olduğunu belirtmek gerekir. Bu hal, Osmanlının cihanşümul bir devlet olma idealine bağlanır.

Buharlı Gemiler:

On sekizinci yüzyılın sonlarına doğru James Watt tarafından buhar makinalarının geliştirilmesiyle, tecrübe için buharlı gemiler yapılmıştır. İlk olarak İskoçya kanallarında ve ABD’deki New Jersey nehirlerinde bu tip gemiler çalıştırılmıştır. Ancak on dokuzuncu yüzyılın başlarında ticari tatbikata geçilebilmiştir. Düzenli seferlere çıkan ilk buharlı geminin 1819 yılında Napoli donanmasından I. Ferdinando olduğu bilinmektedir (Akdeniz’de). 1819’da odun yakan buharlı Savannah gemisi Amerika’dan Avrupa’ya 25 günde gelmiştir. Ancak bu gemide buhar gücü yanında yelkenler de mevcut olup, yelken kullanılmadığı durumlarda buhar gücünden faydalanılmaktaydı. Yakıttan tasarruf sağlamak için bu şekilde hareket ediliyordu.

Gemi yapımında uzun zaman ağaç kullanıldı. İlk sac gemi 1822’de inşa edilen Aaron Manby’dir. 1838’de “Great Wester” gemisi tarifeli Avrupa-Amerika seferleri yaparak, bu yolculuğu 15 günde tamamlamıştır. 1845’de aynı firma “Great Britain” isimli zamanının en büyük gemisini inşa etmiştir. İngilizler Hindistan sömürgeleri için daha büyük gemilerin gerektiğine inanarak 1851’de 240 m boyundaki demirden yapılmış “Great Eastern”i denize indirmişlerdir. Bu gemi ihtiyacından fazla kömür taşıyabilmiş ve rastladığı gemilere de kömür verebilmiştir. Fakat ekonomik olmaması sebebiyle daha sonra Kuzey Atlantik hattına alınmıştır. Ayrıca 1867’de Atlantik’i aşan telefon kablosunun döşenmesinde kullanılmıştır.

Motor, ilk olarak 1912’de Seelandia isimli bir Danimarka gemisinde denenmiştir. Birinci ve İkinci Dünya savaşlarında taraflar çok sayıda gemi kaybetmiş, bu yüzden de savaşlar sonunda seri halde gemi inşa etmişlerdir.

On dokuzuncu yüzyılda gemilerin çelik malzemeden yapılmaya başlanmasıyla gemi inşa sanayinde büyük ilerlemeler olmuştur. Sevk vasıtası olarak buhar makinaları, türbinler kullanılarak gemiler güçlü hale getirilmiştir. Bu sayede çok büyük tonajlara gidilmiş ve yüksek hızlara ulaşılmıştır. Yine 19. yüzyılda kaynak tekniğinin gelişmesi ile gemi inşası çok kolaylaşmış ve çok hızlı bir şekilde gemi yapmak mümkün olabilmiştir.