İlk takma diş protezinin milattan önce 700 yılında İtalya’da Etrüskler tarafından yapıldığı bilinmektedir. Ölen insan veya hayvanların dişleri kullanılarak yapılan bu takma dişler kolay bozulan yapısına rağmen yapılması kolay olması sebebiyle uzunca yıllar 19. yüzyılın ortalarına kadar kullanıldı.
Bir diğer kullanışlı takma diş protezi Japonya’da ortaya çıkmıştır. Japonya’nın Kii bölgesinde bulunan ganjiyoji tapınağında Nakaoka Tei tarafından ahşap kullanılarak yapılmıştır. Bu ahşap takma diş protezi, modern diş protezlerin şekliyle neredeyse aynı şekle sahipti. Aynı zamanda her diş kaybı durumunu da kapsamış şekildeydi. Takma ahşap diş protezleri, Meiji dönemine kadar Japonya’da kullanılmıştır.
İsviçre’de bir tarlada yapılan bir kazı sırasında, 15. yüzyıldan kalma olduğu saptanan bir takım takma diş bulundu. Bu takımda, hem alt, hem de üst dişler vardı. Kemikten oyularak yapılan takma dişler, kirişlerle birbirine tutturulmuştu. Bu takma dişin, daha çok estetik amaçlarla yaptırıldığı ve yemek saatlerinde çıkarıldığı sanılıyor.
İlk Porselen Takma Diş:
1770 yılında Parisli eczacı Alexis Duchâteau tarafından yapıldı. Duchâteau’nun ilk denemeleri başarısızlıkla sonuçlandı. Çünkü porselene ateşte biçim vermekte hayli zorlanıyordu ve ısının etkisiyle porselenin hacmi değiştiğinden, ilk çamurun miktarını ayarlamakta güçlük çekiyordu. Sonunda bir çift diş yapmayı başardı. Bunlar, gerçekten mükemmeldi. Parisli eczacı, ağzına taktığı bu dişleri ömür boyu kullandı. Deney sırasında Duchâteau’ya yardımcı olan Parisli dişçilerden Nicholas Dubois de Chemant, yeni tür takma dişlerin üretimine başladı. Paris Tıp Fakültesi, bu dişler üzerinde yaptığı incelemelerden sonra, şu raporu yayınladı: “Güzelliği, dayanıklılığı ve hijyenik yeterliliği mükemmel olan bu takma dişler, dişsiz insanlar için gerçekten çok yararlıdır.” 1791’de Nicholas Dubois De Chemant’e, “De Chemant’ın Spesifikasyonu” ve “Takma dişlerin tekli, çift, sıralı ya da komple setler halinde yapılması” adlı takma diş protezi çalışmaları için İngiltere’de patent verildi.