Dünyadaki En Yoğun Kıl Oranına Sahip Tek Hayvan Susamurudur…
Su samuru, nesli tükenmekteyken son anda kurtarılan hayvanlardan biridir. Avustralya ve Antarktika dışında tüm dünyadaki nehir ve göl kenarlarında yaşarlar. Suyun yanında veya içinde yaşayan su samurları genellikle sucul yaşama iyi adapte olmuşlardır. Hayatlarının büyük bir bölümünü suda geçirirler. Üstelik suda geçirdikleri zaman boyunca derileri asla ıslanmaz. Su samurları suda yaşayan diğer memelilerden farklı olarak kendilerini sıcak tutacak vücut yağlarına sahip değillerdir. Fakat buna rağmen yaşamlarını soğuk sularda normal bir şekilde sürdürebilirler.
Su samurlarının soğuktan korunmalarını sağlayan tek unsur kalın kürkleridir. Bir zırh gibi olan kürkleri sıktır. Hatta dünyadaki en yoğun kıl oranına sahip hayvan su samurudur. Beş santimetrekareye 1 milyon kıl düşer. Bu da onların suyun içinde ve dışında soğuktan korunmalarına yardımcı olur.
Boyu yaklaşık 60 cm uzunluğunda olan su samurunun 30 cm uzunluğunda sağlam ve yassı bir kuyruğu vardır. Kuyruk, su samuru yüzerken kürek ve dümen görevi görür. Buna karşın su samurunun ayakları çok kısadır. Ancak bu özelliği suda yüzmesini kolaylaştırır. Su samuru yuvasını akarsuların veya batakların yanı başında kazar. Fakat yuvanın giriş deliği daima suyun içindedir. Bu sayede suya dalamayan hayvanların yuvaya girme olasılığı ortadan kalkmış olur. Çoğunlukla yalnız dolaşır ve gece avlanır. Oynamayı ve suda sırt üstü yüzmeyi çok sever. Gerçek bir su hayvandır. Suda yavrular, suda uyur ve suda beslenir. Karaya seyrek çıkar.
Her yıl bir yavru yavrular. Sırt üstü yüzerken yavrusunu emzirir. Avlanacağı zaman yavruyu yosunlar arasında gizler.
Su samuru su içinde yaşamasını olanaklı kılan bir özelliği de pençeleridir. Kısa ayaklarının dibindeki ufak pençelerinin beş parmağı vardır. Bu parmakların bir zarla birbirine bağlanmış olması pençenin düzeyini genişletir. Bu perde ayaklar, su samurların usta birer yüzücü olmalarına sağlar. Su samurunun bulanık suda dahi avlanabilmesinin sırrı ise yüzündeki bıyıklarıdır. Bu bıyıklar dokunmaya karşı oldukça duyarlıdır. Böylece avlayacağı balıkların yüzerken su içerisinde meydana getirmiş olduğu düzenli titreşimleri bıyıkları ile algılayabilmektedir.
Su samurunun su altında burun deliklerini kapatma özelliği vardır. Aynı şekilde kulaklarını da kapatabilir. Bu işi uzun tüylerinin yardımıyla başarır. Vücutlarının alt kısımını sıkıca saran kürkleri suyu itmeye yarar ve ıslandıktan kısa bir süre sonra da kurur. Köpeklerin koku hassasiyetlerine benzeyen güçlü bir koku alma duyuları da vardır. Bu özelliklerini genellikle karada avlanmak, iletişim kurmak ve tehlikeye sezmek için kullanırlar. Kafatasının üstünde olan gözleri ve burun delikleri, suya yarı dalmış durumda yüzerken su samurlarına yüzeyden yukarısını görebilme ve nefes alabilme imkânı sağlar.
Su samurlarının en ilginç özelliklerinden bir tanesi de elleriyle araç kullanabilen nadir hayvanlardan biri olmalarıdır. Oyun oynamayı çok severler. Örneğin; yakaladıkları balığı sırf oyun olsun diye geri bırakıp tekrar tekrar yakalarlar.