Astım Çeşitleri ve Tedavisi

0
107

Astım Çeşitleri:

a-) Alerjik Astım: Alerjik astım polenler veya hayvan dışkısı gibi alerjenlere karşı alerjik bir tepki olarak tetiklenir. Genelde alerjik astım, polenler veya hayvan dışkısı gibi alerjenlere karşı alerjik bir tepki olarak tetiklenir. Kişide alerjik astım varsa, muhtemelen alerjik rinit ya da saman nezlesi veya egzema da gözlenebilmektedir. Alerjik astımın genellikle ilkbahar ya da sonbahar başlarında kişileri etkilemektedir. Bu mevsimlerdeki alerjenler tetikleyici faktörlerdir.

b-) Alerjik Olmayan (Nonalerjik) Astım: Tetikleyicileri olarak tütün dumanı, odun dumanı, oda deodorantları, çam kokuları, taze boya, ev temizlik ürünleri, yemek kokuları, parfüm gibi havadaki maddeler (tahriş edici) hava kirliliği belirtilebilir. Alerjik astımı olmayan kişiler alerjik astımı olanlarla aynı belirtilere maruz kalabilir, ama polen ve küf gibi alerjenler bu kişiler için rahatsız edici olmaz. Allerjik olmayan astım için diğer tetikleyiciler solunum problemleri, soğuk algınlığı, grip ya da bir sinüs enfeksiyonu yanı sıra egzersiz, soğuk hava, hava sıcaklığındaki ani değişimler, ve hatta gastroözofageal reflü (mide yanması) olarak belirtilebilir.

c-) Gece (Noktürnal) Astımı: Gece astım genellikle 02:00 ve 04:00 arasında, gecenin ortasında kötüleşen astım semptomları anlamına gelir. Astım belirtileri gece kötüleşmeye neden olabilir. Tetikleyici faktörler olarak sinüs enfeksiyonları, tozlar veya hayvan dışkısı gibi alerjenlerin neden olduğu burun akıntıları gözlenebilir. Vücut astıma karşı korunmak için adrenalin ve kortikosteroidler üretir. Bu hormonların üretimi gece düşük olduğu için vücut savunmasız kalır ve noktürnal astım kendini gösterebilir.

d-) Gebelikte Astım: Astım hastası hamile kadınların üçte birinde astımda iyileşme yaşanır, üçte birinde astım stabil kalır ve diğer üçte birlik dilimde astım kendisini rahatsız edici bir şekilde gösterebilir. Gebelik sırasında astım kontrolü gebeliğe bağlı komplikasyonlarla doğrudan ilişkilidir. Astım hastası hamile kadınların konuyla ilgili belirtileri mutlaka uzman doktorlarına aktarmaları gerekmektedir.

e-) Mesleki Astım: Çoğunlukla işyerindeki çalışma koşulları ile ilgili astım türüdür. İşyerinde yer alan çoğunlukla kimyasal faktörlere veya çeşitli proteinlere maruz kalma sonucunda astım kendini gösterebilir. Mesleki astım tahriş edici tozlar, maruz kalınan duman ve çevresel etmenlerle ağırlaşabilir.

Fizik muayenede astım belirtileri dönemlere göre farklılık gösterebilir !!!

Hastaların semptomsuz olduğu dönemlerde genellikle fizik muayene bulguları normaldir. Semptomların olduğu dönemlerde ise hava yolu obstrüksiyonunun ağırlığına paralel fizik muayene bulguları saptanır. Hafif obstrüksiyonu olan hastada ekspiryum uzaması ve hışıltılı solunum tipiktir. Daha ağır obstrüksiyonu olan hastalarda ise solunum sıkıntısı, yardımcı solunum kaslarının solunuma katılması, yaygın ekspiratuar ronküsler, anksiete, taşikardi, takipne görülebilir. Solunum fonksiyon testlerinde reversible hava yolu obstrüksiyonun gösterilmesi astım tanısını büyük oranda destekler.

Akciğer grafisi hastaya ilk tanı konduğu zaman ayırıcı tanı yapmak amacıyla çekilmeli, kontrollerde bundan kaçınılmalıdır. Tedaviye yanıt vermeyen astımlı hastalarda ve astım komplikasyonlarının varlığının düşünüldüğü durumlarında da gereklidir. Astımlı hastalarda periferik kan ve balgam eozinofilisi görülebilir, ancak bunlar tanısal değildir. Cilt testleri ve serum Ige düzeyleri astım değil atopi tanısında kullanılır.

Çocuklarda astım teşhis ve tedavisi nasıl yapılır?

Astım özellikle ilk 6 yaşta geçici olabilir. Hastalığın tedavisinde son derece etkili ve güvenilir ilaçlar kullanılmaktadır. Pek çok astımlı çocuğun hastalığı hafif veya orta derecede seyrettiği için bu ilaçların çok düşük dozlarıyla rahatsızlık kolaylıkla kontrol altına alınabilmektedir. İlaçlar önerilen şekilde kullanıldığında; öksürük, hırıltı, nefes darlığı gibi şikayetler ile ortaya çıkan atakların sıklığı ve şiddeti azalmaktadır.

Astım tedavisi nasıl uygulanır?

Astım; hastalık çok ilerleyip geri dönüşümsüz safhaya girmediği sürece kolaylıkla kontrol altına alınıp tedavi edilebilen bir hastalıktır. Düzenli tedavi gören hastaların büyük çoğunluğunda, astım yaşamı olumsuz yönde etkilemez. Ancak eksik ya da düzensiz tedavi veya bilinçsiz ilaç kullanımı, hastalığın giderek ilerlemesine, atak sayısının ve şiddetinin artmasına neden olabilir. Bu durum hastanın sürekli nefes darlığı ve diğer şikayetlerle yaşamasına neden olur. Astım tedavisinde kullanılan ilaçlar temel olarak solunum yoluyla alınır ve bu ilaçlar iki grupta ele alınabilir.

Birinci grupta semptom giderici yani hastayı rahatlatıcı ilaçlar yer alır. Bunlar yine solunum yoluyla kullanılan ilaçlardır ve atak belirtileri ortaya çıktığında hekimin önerdiği şekilde kullanılır. Etkileri 1-2 dakika içerisinde başlar; hastanın nefes darlığı, hırıltılı solunumu ve öksürüğü azalır. Semptom giderici ilaçların genellikle hastalığı tedavi etme ya da kontrol altına alma gibi etkileri yoktur. Birinci grup ilaçlar arasında, salbutamol, terbutalin gibi sempatomimetikler bulunur, bu tür ilaçlara inhaler de denilir.

İkinci grupta ise hastalığı tedavi eden ya da kontrol altına alan ilaçlar yer alır. Bunların büyük bir kısmı solunum yoluyla kullanılmaktadır ancak tablet ya da enjektabl bazı ilaçlar da mevcuttur. Hastalığın seyri ve hastanın yaşam kalitesi temel olarak bu ilaçlar ile belirlenmektedir. Bunlar solunum yoluyla alınan kortikosteroidler, kromolin sodyum, nedokromil sodyum, teofilin ve lökotrien reseptör antagonistleridir.

Eşlik eden hastalıkların tedavi edilmesi astım hastaları için neden önemlidir?

Astım tedavisinde kontrolü zorlaştıran tüm tetikleyicilerin uzaklaştırılması gerekir. Bunlardan en önemlisi sigaradır. Sigara içen astımlı hastaların daha sık atak geçirdiği, daha sık hastaneye yattığı kanıtlanmıştır. Ayrıca sigaranın astımın temel ilacı olan inhaler steroidlere karşı direnç gelişmesine neden olduğu, dolayısıyla sigara içen hastaların tedaviye daha az yanıt verdiği bilinmektedir.

Dolayısıyla astım kontrolünü güçleştiren mesleki durumlar, hastanın duyarlı olduğu alerjenler, kirli hava gibi tetikleyicilerin ortamdan uzaklaştırılması gerekmektedir. Astımlı hastaların yaklaşık %60-70’inde birlikte alerjik rinit görülür. Tedavi edilmemiş alerjik rinit astım kontrolünü güçleştirir. Gastroözefageal reflu, kronik sinüzit, postnazal akıntı astım semptomlarını artırabilir. Dolayısıyla astım hastasında bu tür eşlik eden hastalıklar var ise bunlarında tedavi edilmesi faydalı olacaktır.

Çocuklarda astım özellikle ilk 6 yaşta geçici olabilir. Pek çok astımlı çocuğun hastalığı hafif veya orta derecede seyrettiği için ilaç tedavisinin düşük dozlarıyla kolayca kontrol altına alınabilmektedir. İlaçlar mutlaka hekimin önerdiği şekilde kullanılmalıdır.

Astım hastaları için öneriler: 

• Sigara içmeyin; evinizde ve etrafınızda sigara içilmesine izin vermeyin,
• Tozlu ve dumanlı alanlardan uzak durun,
• Yatak ve yastığınızı toz geçirmeyen bir kılıfla kaplayın, 5 yılda bir eski yastıklarınızı yenileyin,
• Yatağınızdaki çarşaf ve yorganları her hafta sıcak suda yıkayın,
• Klima kullanmayın ya da filtre taktırın, klimanızı düzenli olarak bakımdan geçirin,
• Evinizdeki halıları kaldırın veya düzenli olarak temizletin,
• Astımlılar genellikle hamam böceklerine alerjiktir, hamamböceklerini yok edin,
• Ev küfüne karşı damlayan musluk, boru ve diğer su kaynaklarını onarın,
• Mümkünse odunlu soba, kerosenli ısıtıcı kullanmayın ve şömine yakmayın,
• Parfüm, talk pudrası, saç spreyi ve boya gibi kuvvetli koku ve spreylerden uzak durun,
• Alerji mevsimi süresince pencereleri kapalı tutun ve mümkünse, polenlerin yoğun olduğu rüzgarlı saatlerde evde kalın ve pencereleri kapalı tutun,
• Alerji mevsimi başlamadan önce astım tedavinizde herhangi bir ek ayarlama gerekip gerekmediğini doktorunuza danışın,
• Astımınız olsa da aktif bir yaşam sürebilirsiniz. Ancak egzersiz, oyun veya yoğun çalışma gibi aktiviteler sizde astım semptomlarını arttırıyorsa doktorunuzla görüşün,
• Soğuktan ve hastalıklardan korunun, mutlaka grip aşısı olun,
• Yeterince dinlenin, dengeli beslenin, düzenli olarak egzersiz yapın, bol sıvı tüketin,
• Sülfitli gıdalardan uzak durun, astım semptomlarına neden oluyorsa, bira veya şarap içmeyin, karides, kuru meyve, veya işlenmiş patates yemeyin,
• Astımınızı tetikleyen her türlü risk faktörünü öğrenin ve bunlardan özenle korunun,
• Astım tedavisinde dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan birisi doktor tavsiyelerine uymak ve düzenli kontrollere devam etmektir,
• Astım kronik bir hastalıktır ve bu nedenle tedavinin temelini hasta eğitimi oluşturur; hastalığınızla ilgili hekiminizden olabildiğince kapsamlı bilgiler edinin.