Yineleyen beklenmedik panik ataklarından sonra, en az bir ay süreyle başka bir panik atağı olacağına ilişkin sürekli kaygı duyma, panik ataklarının yol açabilecekleri veya olası sonuçlarıyla ilgili olarak üzüntü duyma ya da ataklarla ilişkili olarak belirgin bir davranış değişikliği göstermeyle tanımlanır. Genel nüfusta yaygınlığı %2-3 civarındadır. Kadınlarda erkeklere oranla iki kat fazla görülmektedir.
Belirtiler:
Yenileyen beklenmedik panik atakları belirtilerinin (çarpıntı, terleme, titreme, boğuluyor gibi olma, göğüste sıkıntı hissi, soluğun kesilmesi, bulantı, karın ağrısı, baş dönmesi, gerçek dışılık duyguları, kontrolünü kaybedeceği duygusu, ölüm korkusu, uyuşma, üşüme, ateş basması) en az dört tanesi bulunur. Bunun yanında başka ataklar olacağına ilişkin kaygı, atağın yol açabilecekleriyle ilgili (kontrolünü kaybetme, kalp krizi geçirme, çıldırma vb.) üzüntü duyma, ataklarla ilişkili olarak belirgin bir davranış değişikliği gösterme vardır. Bu durum herhangi bir madde kullanımıyla da oluşmamaktadır.Atakların sıklık ve şiddeti kişiden kişiye değişir.
Tedavi:
İlaç tedavisinde, minör tranklizanlar (diazepam, alprazolam, vb), betablokörler (propranolol), anksiyolitik etkisi olan antidepresanlar (amitriptilin, citalopram,paroksetin, vb.) kullanılmaktadır. Bununla birlikte psikoterapi (davranışçı, çözümleyici) uygulanır.